Videoyu sitenize ekleyin...
Sağduyu Proğramı sunucusu Sedat YAZICIOĞLU'nun, Saadet Partisi'nin Gazze mitinginde, İsrail buldozerlerinin ezerek öldürdüğü ABD'li kadın barış elçisi Rachel Corri'nin fotoğrafını kürsüden gösteren, bu iş müslümanlık meselesi değil insanlık meselesidir diyecek kadar demokrat bir lider O. Siyasete Refah Partisi döneminde başladı, hiçbir zaman çok hırslı bir politikacı gibi görülmedi... Fazilet Partisi kapatıldıktan sonra AKP saflarına katılmadı... Tayyip Erdoğan tarafından çağrlmasına rağmen AKP'yi reddetti... AKP'nin yükselişinden sonra Saadet Partisi Kurtulmuş'la birlikte adeta yeniden doğdu... Saadet Partisi bu yeni lidele değişecek mi? AKP'yi zorlayabilecek mi? Numan Kurtulmuş'un Erbakan ve Tayyip Erdoğan'dan farkı ne? 29 Mart, yarınlar, ekonomik kriz ve işsizlik felaketi sağduyunun bugünkü gündemi... Sağduyuda bugün partisini ne kadar uçurabileceği herkes tarafından merak edilen bir lider var...Saadet Partisi genel başkanı Prof. Dr. Numan Kurtulmuş...
Hoşgeldiniz Sayın Genel Başkanım, nasıl gidiyor çalışmalar, indiniz mi meydanlara sorusuyla başlayan programda sözlerine teşekkür ederek başlayan Prof. Dr. Numan Kurtulmuş, tabi ki 26 Ekim kongremizden sonra Saadet Türkiye Buluşmaları adı altında Türkiye çapında proğramlar düzenledik, 30 ilde proğramlar düzenledik. Bütün bunlara daha seçim kampanyası başlamadan ısınma turları diyebiliriz..Önümüzdeki haftadan itibarende mitinglerle seçim kampanyamızı başlatacağız, ama biz zaten 3 aydır meydanlardayız, Türkiye'yi karış karış dolaşıyoruz..Ülkemizin her tarafında fevkalade güzel proğramlar yapıyoruz..Bu programlarda sadece kendimizi anlatmak değil, o şehrin kanaat önderleriyle, sivil toplum kuruluşlarıyla, odaların mensuplarıyla yöneticileriyle Türkiye'nin sorunlarını beraber düşünmeye çalışıyoruz..
Her Bölgeye gittinizmi, ne gördünüz? manzara nedir, Türkiye tablosunu nasıl buldunuz?
Türkiye'nin her bölgesinde halkın temel problemi işsziktir, yolsuzluktur, açlıktır, herkes geleceğe yönelik endişeler taşıyor, ümitler maalesef ciddi şekilde kırılmış. Kimse bugün 10 yıl öncesinden daha mutluyum demiyor, memleketin temel sorunu bu iktisadi meslelerdir ve geleceğe dönük ümitler noktasında halkımızda ciddi bir karamsal tablo söz konusudur...
Çağlayan mitinginde İsrail'in ezerek öldürdüğü ABD'li bayan Rachel Corie ile ilgili söyledikleriniz çok önemli, o davranış gerçekten çok demokrat bir davranıştı, öylesine heyecanlı bir topluluk önünde böylesine bir konuşma yapmanız çok önemli, bunu biraz açabilirmisiniz, özellikle Numan Kurtulmuş'u tanımaımız açısından?
Çağlayan mitingi çok kalabalık bir mitingdi, biz orada onlarca miting yaptık, yüz binlerce insanı topladığımız mitingler oldu ama hayatımızda ilk defa bu kadar enteresan bir miting gördük, 1 milyona aykın insan biaraya geldi ve o mitingde biz saadet partisi olarak asla politik bir istismarın olmamasına gayret ettik. 200'e yakın sivil toplum kuruluşu organizasyona katkı sağladı. Çok farklı gruplar, futbol takımının taraftarları ve birçok stk katıldı ve mesela ben konuşmamın bir bölümünde Başbakan Numan diye bağrılmaya başlandığında DURUN dedim, burası politik bir miting değil, burada biz filistin halkıyla dayanışmaya geldik, aynı şekilde hükümete yuh çekildi, hayır dedim hükümeti eleştirmiyoruz burada, tek amacımız var o da zalimin karşısında mazlumun yanında olmaktır.. Ve Rachel Corie ismi yıllardır zihnimde hep yer eder. Hiç bilmediği, hiç ait olmadığı bir medeniyetin insanlarını zulmün karşısında korumak için İsrail'in o katil tanklarının karşısına geçmiş Filistinlilerin evini yıkamazsınız diyen gencecik bir kadın Rachel Corie...Yıllardır aklımda... Türkiye'de de çok tanınmadığını düşünüyotdum, bu miting vesilesiyle insanlarımızın bu kadını tanımalarını istedim... (sunucu ben bile çok etkilendim bu duygulu anlatışınızdan).. Bu çok insani bir şey... Bu bir ınavdır, insanlık sınavıdır.. İnsanlar da üçe ayrılmışlardır; 1. si Zalimler ve zalimlere destek olanlar, Korkularından işbirlikçilik yapanlar, 3. de gerçekten mazluma sahip çıkan zalime dur diyen şerefli insanlar..Ben mitingde bunları anlatırken bir gençte o fotoğrafı gördüm ve kürsüyue istedim, bu olay kendiliğinden oluşmuş oldu...O fotoğraf daha sonra Tekirdağ'da hediye edildi bana, Tekirdağ'dan katılan bir gençmiş mitingdeki kişi de.. Mitingde o resmi göstererek bakın bu bir müslümanlık meselesi değilldir bu bir insanlık meselesidir, bütün insanlık sınav veriyor dedim... Gazze Katliamında çok şükür başta bizim milletimiz olmak üzere insanların çoğunluğu mazlumun yanında yer aldı, bu olayda korkaklar, ödlekler, işbirlikçiler ve zalimlerin yaynında olanlar deşifre oldular, mantaliteleri deşifre oldu...
Numan Kurtulmuş'u tanımaya devam edelim...Erbakan'ı ne zaman tanıdınız, hangi davranışları etkiledi sizi?
Rahmetli babam Erbakan Hozamızla aynı dönemlerde muhafazakar çevrenin içerisinde bulunmuşlar, ordan gelen bir aile dostluğu var... Erbakan Hocayı ilk bağımsızlar haretinde dinledim 1969'da, 10 yaşlarındayken... Beyoğlu'nda bir toplantı oldu, 300 kişilik bir kalabalık, Erbakan Hocamız konuştu konuştu ve sonunda herkesi ayağa kaldırdı, etrafında bikaç yüz kişi var ve ZAFER İNANANLARINDIR VE ZAFER YAKINDIR dedi..Benim çocuk belleğide kalan en belirgin hatıralardan birisi bu... Tek başına bir adam çıkıyor ve etrafında bikaç üz kişi var ama zaferden bahsediyor..Büyük bir hedeften bahsediyor... Bu gerçekten etkileyiciydi.. Zaten bütün hayatı boyunca da büyük hedeflere kilitlenmiş, karşısına çıkan engellere rağmen hedeflerini gerçekleştirmeye çalışan bir lider...
26 Ekimde Genel Başkanlığa seçildiğiniz gün söylediğiniz gibi o gün Milli Görüş'ün şahlandığı gün mü oldu? Sizin seçilmenizle Saadet Partisi'nde ne gibi değişkilkler oldu?
Sadece bir kişiye, Numan Kurtulmuş'a bağlamak doğru olmaz bunu. Siyasette kişiler, isimler çok önemlidir ama Bizim siyasi hareketimizin en önemli özelliği fikri bir kökünün olmasıdır ve Türkiye siyasi tarihinde iki defa da ülkemiz insanlarına büyük hizmetler etmiş bir harekettir. Milli Selamet Partisi ve Refah Partisi ile hükümetlerde bulunmuş ve önemli hizmetlerde bulunmuş bir siyasi harekettir.
|
